Bakan Özhaseki: 7'nin Üzerinde Deprem Yaşayacağız

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, 2030'a kadar 7'nin üzerinde deprem yaşanacağını belirterek önemli açıklamalarda bulundu.
Bakan Özhaseki: 7'nin Üzerinde Deprem Yaşayacağız

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, 2030'a kadar 7'nin üzerinde deprem yaşanacağını belirterek önemli açıklamalarda bulundu.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, İstanbul'da deprem beklendiğini ve en geç 2030'a kadar 7 'nin üzerinde deprem yaşanacağını belirterek açıklamalarda bulundu.

‘Deprem Uzmanlarının Ortalamalarını Aldım’

Mehmet Özhaseki, Marmara epremi ile ilgili açıklamalarda bulunarak; "Ne kadar deprem uzmanı varsa ortalamalarını aldım. Şunu söylüyor hepsi de; İstanbul açıklarında bir deprem var ve şiddeti 7'nin üzerinde. Dedikleri en geç 2030. 7,5 milyon binayı özellikle söylüyorum. Yılda 500 bin binayı dönüştürecek finans gücü nasıl sağlanacak bu önemli. Bizim yaptığımız hesaplarda, İstanbul’da dönüşümü yanlış yapıyorlar" ifadelerini kullandı.

İstanbul'da deprem beklendiğini ifade eden Mehmet Özhaseki, en geç 2030'a kadar 7'nin üzerinde deprem yaşanacağını ve bu depremlerin şiddetli olacağını belirtti. Uzmanların İstanbul'da belirli aralıklarla deprem yaşanacağını belirttiklerini dile getirdi.

Yüzlerce Bina Hasarlı

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, deprem yaşanırsa kaybedeceklerini düşünmeniz gerektiğini vurgulayarak, Marmara depreminde 17 bin 500 kişinin şehit olduğunu hatırlattı. On binlerce insanın yaralı ve yüzlerce binanın hasarlı olduğunu belirtti.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, şöyle devam etti sözlerine:

“Benim söyleyeceğim rakamlar meclis araştırma raporları ve İBB’nin çalışmalarına dayanıyor. 4 milyon 700 bin bağımsız birim var. 600 bini direkt riskli görünüyor. Yıkılabilir gözüküyor. 600 bin yıkım ne demek? Bunların çıplak inşaat maliyeti 90 milyar lira. İçindeki eşyaları da götürecek, bir o kadar zarar da orada var. Bir bina yıkıldığı zaman sokaktaki araba da, altyapı da gidecek.

Bu işin can kaybını düşünün, psikolojik kaybı düşünün. Yani içeride yaşayan herkesin öleceğini düşünmek doğru olmayabilir ama herkes yakınını kaybedecek, sevdiklerini kaybedecek. Belki aylarca senelerce işe gidemeyecek. Bunun oluşturabileceği hasarı anlatmakta güçlük çekiyorum.

'Kaybımız Bağımsızlığa Kadar Gider'

Bağımsızlığımızı kaybetmeyiz tabi ama öyle bir kaybımız olur ki bağımsızlığımıza kadar gidebilir. Sizin paranız kalmazsa IMF’den para istersiniz. Bu hasarları karşılayacak bir birikim yoktur. Dışarıya karşı el açan bir ülke olabilirsiniz. Bunları söylerken şöyle bir psikolojideyim. Çevre tarafında çok keyifli işler var. Caretta koruyoruz, SİT alanlarını talan etmeye hazır bir sürü insan var. Rant böyle bir şey. Aslında bu adamlar fakir fukara da değiller. Bunlar milyar dolarlık adamlar, paraları pulları da var.”

99'dan Sonraki Yapıları Sağlam Kabul Ediyoruz

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, 2030’a kadar bütün yapıları değiştirmek istediğini vurguladı ve sözlerine devam etti; “2012’de bir kanun çıkmış kentsel dönüşüm yasası. İnsanlar evlerinden çıktıklarında, yeni bina yapılacak. Üç yıl biz devlet olarak kirasını biz veriyoruz. Bunun neticesinde şu anda Türkiye’de 1 milyon 200 bin bağımsız birim dönüşüm için müracaat etmiş bir kısmı yıkılmış. Bunlar doğru işler, güzel gelmiş buraya kadar. Ama bizim çok hızlı davranmamız lazım. Hocalar artık beni korkutuyor, 2030’a kadar ben bütün yapıları değiştirmek istiyorum.

99’dan sonra yapılanları biraz sağlam kabul ettiğimiz için… Bizim yönetmeliğe göre yapılmışsa sağlamdır. Orada bir müteahhit hatası, işçilik çalınması varsa bilemeyiz ki. Teorik olarak sağlam kabul edebiliriz. 99 öncesinde 60’lı 70’li 80’li yıllarda yapılanların hiçbirisini kabul edemeyiz.

‘2018 Öncesi Bunu Çıkaramayız’

Birkaç tane işlerin hızlanmamasında engel vardı. Şehircilik şurasını topladık. Başlığımızdan birisi akademisyenler vardı. Orada bizim bürokratlar vardı. Bu işin uygulayıcısı olan müteahhitlik grupları vardı. Mevzuat engellerini aşıyoruz, Bakanlar Kurulu'na sundum. KHK ile çıkması benim tercihim. Ama Meclis açıldığında bütçe görüşmeleri başlıyor, tartışmalar devam ediyor. En kötüsü Meclis’ten geçecek. Benim özellikle sayın Başbakanımızdan ricam bu oldu, KHK diye. Meclis de olabilir, çok önemli değil. 2018 öncesi bunu çıkartmalıyız.”