Türkiye'de koronavirüs vaka sayılarında son dönemlerde ciddi bir artış meydana geldi. Bundan dolayı ülke içerisinde illerin çok büyük bir çoğunluğu yüksek riskli il kategorisine alındı. Tüm dünyanın dikkatini çeken bu koronavirüs gelişmesi üzerine geçtiğimiz hafta Rusya tarafından bir karar alınarak Türkiye'ye olan uçuşların Haziran ayına kadar kısıtlandığı açıklandı. Yalnızca haftada iki gün İstanbul ile Moskova arasındaki uçuşlara izin verileceği duyuruldu.

RUSYA'NIN ARDINDAN İSVİÇRE'DEN TÜRKİYE KARARI!

Rusya'nın bu kararının şoku atlatılmadan bir Türkiye kararı da İsviçre'den geldi. İsviçre Federal Sağlık Dairesi tarafından alınan son karara göre Türkiye riskli ülkeler listesine alındı. Bugünden itibaren Türkiye'den İsviçre'ye seyahat eden herkes 10 günlük karantina sürecine tabi tutulacaklar. Karantina sürecini geçmeyenlerin İsviçre'de serbest bir şekilde dolaşmalarına izin verilmeyecek.

TÜRKİYE RİSKLİ ÜLKELER ARASINDA

İsviçre Federal Sağlık Dairesi tarafından alınan karar ile koronavirüs salgınının yaygınlaşmaya başladığı tarihten bugüne kadar ilk defa Türkiye riskli ülkeler listesine alındı. Bugünden itibaren İsviçre'ye Türkiye üzerinden giden herkes 10 gün boyunca karantinaya alınacaklar. Bu kişiler COVİD-19 testi yaptırmış dahi olsalar ve testleri negatif çıkmış olsa bile karantina kurallarına uymak zorunda olacaklar.

İsviçre'de uygulanan hukuki sürece göre karantina kurallarına uymayanlara ciddi cezalar veriliyor. 10 günlük karantina kuralının ihlali durumunda bu kişiler 10 Bin İsviçre frangı tutarında cezaya çarptırılacaklar. Ayrıca karantina süreçleri de baştan başlayacak.

TURİZM SEKTÖRÜ ENDİŞELİ

Türkiye'nin riskli ülkeler listesine alınması turizm sektörü için ikinci darbe oldu. Turizm sezonu yaklaşırken sektör büyük umutlar taşıyordu. Ancak Rusya'nın uçuşları kısıtlaması, İsviçre'nin Türkiye'yi riskli ülkeler listesine alması gibi gelişmeler Türkiye için çok olumsuz bir tanıtım oldu. Turizm sektörü bu olumsuz tanıtımın sonuçlarının ağır olmasından yana endişe ediyorlar. Bu negatif görüntünün turizm sezonuna sarkması durumunda Türkiye'de hem cari açık açısından hem de turizm sektöründeki işletmeler açısından kara bir dönem yaşanabilir.