AFAD tarafından dün yapılan son açıklamaya göre Van Gölü'nde sabah saat 8 sularında 4.0 büyüklüğünde deprem meydana geldiği öğrenildi. Yaşanan depremin ardından vatandaşlar tarafından bu depremin diğer büyük depremlerin habercisi olup olamayacağı konusunda merak edilenler de artmaya başladı. Merak edilenlerin artmasının ardından konu hakkında bilgilendirmeler yapılmaya başlandı.

Depremin yaşanmasının ardından konu ile ilgili uzmanlar tarafından da açıklamalar gelmeye başladı. Vatandaşlar tarafından endişelerin artması ile birlikte açıklamalarını yapanlar arasında YYÜ Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hamdi Alkan ile Gümüşhane Üniversitesi'nden Prof. Dr. Serkan Öztürk de yer aldı.

RİSKLİ BİR DEPREM!

Dün sabah saatlerinde Van'da meydana gelen depremin riskli olduğundan bahseden uzman isim "Van Gölü'nün doğusu, batısına göre daha yüksek riskli. Doğusunda daha çok deprem bekliyoruz ki; son olan 4.7'lik deprem bize bunu bir kez daha hatırlattı. Van Gölü'nü alıp, ikiye bölün. Doğusu, batısına göre daha yüksek riskli.

Muradiye, Çaldıran, Özalp ve Erciş bu civara karşılık geliyor. Gümüşhane Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim üyelerinden Prof. Dr. Serkan Öztürk ile bir çalışma yaptık" dedi.

4 İLÇEDE RİSK SAYDI!

Bu açıklamaların ardından yapılan çalışmalar sonucunda Van ilinde riskli bulunan ilçeleri açıklayarak "Bu çalışma, 2022- 2032 yıllarında Van Gölü ve civarında nerede deprem bekleyeceğimiz ile alakalı bir çalışmadır. Bu bölgeler, Muradiye, Çaldıran, Özalp, Erçek ve Van şehir merkezi civarıdır. Bunlar, Çaldıran, Yeni Köşk, Erciş, Çolpan, Malazgirt ve Saray fayları civarlarındaki lokasyonlardır.

Bu fay ve fay zonlarının hepsi, Van Gölü'nün doğusunda yer almaktadır. Van Gölü'nü son meydana gelen depremleri de dikkate alıp, ikiye böldüğümüzde; gölün doğusu daha riskli durumdadır. Gelecek zamanlarda bu bölgelerde deprem olma ihtimali daha yüksektir. Bu gelecek muhtemel depremlere göre, yapılarımızı inşa etmek zorundayız" ifadeleri ile önümüzdeki süreçte muhtemel deprem risklerine karşı inşaların da bu çerçevede yapılmasının önemli olduğu açıklandı.

Depremlerin ne zaman meydana geleceği tam olarak bilinemese de olası tehlikelere karşı önlemlerin yine bu çerçevede alınmasının son derece önemli olduğundan bir kez daha bahsedildi.